ABD'nin California eyaletinde yaşayan Marisa Peters, 2015 yılında ilk çocuğunu doğurduktan sonra dışkısında kan fark etti. Bu şikayet, doktorlar tarafından doğum sonrası hemoroid olarak değerlendirildi ve yıllarca ciddiye alınmadı. Ancak, zamanla şikayetleri daha da kötüleşti. Peters, dışkılamadan sonra yoğun kanama, şekli değişen dışkılar, ani tuvalet ihtiyacı ve kansızlık gibi belirtiler yaşamaya başladı.
Bu süreçte iki çocuk daha dünyaya getiren Peters, en küçük oğlunun doğumu sırasında yaşadığı ciddi kan kaybı sonrası bir gastroenteroloğa başvurdu. Yapılan dışkı testi, kolon kanseri belirtileri açısından pozitif çıktı. Ardından yapılan kolonoskopiyle rektumunda nar büyüklüğünde bir tümör tespit edildi. 2021 yılında, 39 yaşında üçüncü evre kolon kanseri teşhisi konan Peters, yoğun tedavi sürecine girdi. Beş buçuk hafta süresince her gün radyoterapi ve oral kemoterapi aldı ve ardından yedi saat süren bir ameliyatla tümör alındı.
Peters, tedaviye mucizevi bir şekilde yanıt verdiğini belirterek, şu anda tamamen iyileştiğini ifade etti. Kanserle mücadelesini kamuoyuyla paylaşarak farkındalık yaratmayı amaçlayan Peters, erken yaşta kolorektal kanserin teşhisi ve önlenmesi için “Be Seen” adlı kar amacı gütmeyen bir kuruluş kurdu. Peters, "Hikâyemi paylaşmak, bu hastalığı daha insani ve gerçek kılmak için önemli" diyerek, kanserle mücadele konusunda sesini duyuruyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan araştırmalar, 20-34 yaş aralığındaki erken başlangıçlı kolon kanseri vakalarının 2030 yılına kadar %90 oranında artmasının beklendiğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, işlenmiş gıdalar, hareketsiz yaşam tarzı ve çevresel faktörlerin yanı sıra, çocuklukta geçirilen bazı enfeksiyonların da kolon kanserine zemin hazırlayabileceğini belirtiyor. Kolon kanserinin erken belirtileri arasında dışkıda kan, karın ağrısı ve ani tuvalet ihtiyacı yer alırken, bu belirtiler sıklıkla hemoroid gibi daha basit rahatsızlıklarla karıştırılıyor.